Ramazan ayinda da bali sofranizdan eksik etmeyin. Beslenme ve Diyet Uzmanı Dilara Koçak’a göre “Ramazan ayı boyunca iftar ve sahur sofralarında balı eksik etmemek gerekiyor. Bal, mide şişkinliğini ve bağırsak koliğini dengeleyerek sindirimi kolaylaştırdığı gibi, metabolik stresi azaltması sayesinde sahurda bölünen uykunun düzenlenmesine de destek oluyor.” Sağlıklı yaşamın mucizevî besini bal, oruç tutanlara sağladığı faydalarla Ramazan’ın en gözde iftariyeliği olmaya aday… Beslenme ve Diyet Uzmanı Dilara Koçak, Ramazan boyunca iftarda ve sahurda yenen 1-2 yemek kaşığı balın, oruç tutanlara pek çok fayda sağladığını belirtiyor. Balın düzenli tüketildiğinde gastrointestinal sistemin sağlıklı şekilde işlemesine yardımcı olduğunu söyleyen Koçak, Ramazan ayının rutin beslenme düzenine getirdiği farklılıkların dengelenmesi açısından bal tüketiminin önemli olduğunun altını çiziyor: “Doğanın bizlere sunduğu en değerli besinlerden biri olan balın, bugüne kadar yapılan araştırmalar sonucu sayısız faydası olduğu biliniyor. Her şeyden önce doğal bir enerji kaynağı olarak vücudun performansını ve zindeliğini artırıyor. Özellikle Ramazan ayında bu zindeliğe, her zamankinden daha çok ihtiyaç duyuyoruz. Çünkü oruç tutarken günlük aktivitelerimize devam etmek zorundayız.” Balı şeker yerine sıcak ve soğuk içeceklerde, pasta, kek ve kurabiyelerde kullanmayı öneren Koçak, şöyle devam ediyor: “Ramazan’da en çok şikâyet edilen konulardan biri, yemek yeme saatlerimiz değiştiği için yaşadığımız sindirim problemleridir. Bal, sindirimi kolaylaştıran bir besindir, Ayrıca karaciğerden toksinlerin temizlenmesine de yardımcı olur. Balın, metabolik stresi azaltması sayesinde sahur nedeniyle değişen uyku düzenimizi yoluna koyma özelliği de bulunuyor. Genel olarak Ramazan’da tatlı tüketmeyi severiz. Bal, doğal tatlandırıcı özelliğiyle bu ihtiyacımızı sağlıklı bir şekilde karşılamamızı sağlıyor” Balda büyük rekolte düşüşü... Gümüşhane Arıcılar Birliği Başkanı Niyazi Gül, temmuz ayında havanın serin gidişinin bal rekoltesini yüzde 60 düşürdüğünü söyledi. Gümüşhane Arıcılar Birliği Başkanı Niyazi Gül, temmuz ayında havanın serin gidişinin bal rekoltesini yüzde 60 düşürdüğünü söyledi.      Gül, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ilkbahar mevsiminde yaşanan hava koşullarının arıcıları sevindirdiğini belirterek, ''Bu nedenle çok umutluyduk. Ancak, daha sonra haziran ayının sonlarına doğru yaşanan iklim olumsuzluğu ve iki gün üst üste çamur yağışı bitkiyi ve çiçeği bozması her şeyi alıp götürdü. Dolayısıyla bu yıl beklenen rekoltenin çok altında ürün oldu'' dedi.      Geçen yıl rekoltenin yüzde 80 olduğunu, bu yıl ise ancak yüzde 25 civarında gerçekleştiğini ifade eden Gül, ''Geçen yıl bir kovandan 18 kilogram bal alırken bu yıl ancak 4 kilogram alabildik. Bölgemizde bal mevsimi haziran ve temmuz aylarıdır. Temmuz ayında iki gün çamur yağması ve havanın sersin gitmesi rekolteyi yüzde 60 düşürdü'' diye konuştu.      Gül, Gümüşhane'de birliğe kayıtlı 240 üyenin 21 bin, kayıtlı olmayan arıcıların ise 17 bin kovan olmak üzere toplam 38 bin kovan arı bulunduğunu anlatarak, şöyle devam etti:      ''Geçen yıl 684 ton bal üretimi ile birlikte üreticilerinizin eline 17 milyon 100 bin lira geçti. Bu yıl, ancak 152 ton bal üretimi gerçekleştirebildik. Bundan da üreticimizin eline 3 milyon 800 bin lira geçecek, bu da ancak maliyeti karşılıyor. Bal üretimi tamamen mevsime bağlıdır. Bu yıl arıcılar için adeta kara yıl olduğunu söylersek yanlış olmaz. Gümüşhane balı TSE tarafından tescillendi. Gümüşbal patenti aldık. Gümüşhane balının, bu gün Anzer balı ile aynı kalitede olduğunu söylemek yanlış olmaz. Bizim en büyük eksiğimiz Gümüşhane balının reklamını yapamamış olmamızdır. Bu nedenle gelecek yıldan itibaren 'bal günü' düzenleyerek balımızın tanıtımını yapacağız.''      Tarım ve Köyişleri Bakanlığının birliğe kayıtlı üyelere kovan başına 5 lira destekleme primi verdiğini anımsatan Gül, ''Biz bu primi yeterli görmüyoruz. Bu nedenle genel merkezimiz, primin 20 lira olması konusunda bakanlığa başvurdu. Amerika ve Avrupa'da kovan başına 150 dolar verilerek arıcılığa büyük destek sağlanıyor. Böyle bir teşvik arıcılığın gelişmesine ve bal üretimine olağanüstü bir katkı sağlar. Biz, arıcılığı tamamen kendi imkanlarımızla yapıyoruz. Devletin gerek teknik eleman, gerekse ekonomik boyutuyla arıcılığı desteklemesi halinde arıcılık çok önemli bir sektör halini alacaktır'' dedi. İ